Abdurrahman Yıldırım’dan çok kapsamlı altın fiyatları yorumu!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın galip gelmesinin ardından altın fiyatlarında düşüş yaşanmaya başladı. Dolar değerlenirken ve tahvil faizleri yükselirken altın fiyatlarının ters korelasyonda kalması nedeniyle aşağı yönlü hareketi, ileriye dönük yatırımcılar için kafalarda soru işareti oluşturdu. Konuya dair açıklamalarda bulunan Habertürk Ekonomi Yazarı Abdurrahman Yıldırım, altın fiyatları için geniş kapsamlı değerlendirmelerini paylaştı.

“Para Gündem” programında Serap Belet’e konuk olan Abdurrahman Yıldırım’ın altın fiyatları hakkındaki ifadeleri şu şekilde:

“ABD’de başkanlık seçiminden sonra en çok düşen varlık altın, en çok yükselen de Bitcoin ve ikinci sırada dolar geliyor. Doları alıyoruz, Bitcoin de malum Trump büyük bir destek verecek belki de dünya kripto varlık merkezi oluşturacak Amerika’da. Altında ise şöyle bir durum var: Trump’un gelmesiyle yaptığı açıklamalar var. Bu açıklamalardan biri ‘Ukrayna’da savaşı durduracağım’. Orta Doğu için de aşağı yukarı bu minvalde bir açıklama var. Savaşın durması, jeopolitik gerginliklerin azalması altına yaramaz. Çünkü altın fiyatlarını yükselten nedenlerde bu iki savaşın da rolü vardı. Bir de yani FED’in açıklamasından önce Amerika’da tahvil faizleri yükseldi; ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri 4.49’a kadar yükseldi şu anda 4.45 civarında seyrediyor. Bu faizlerin yükselmesiyle aslında altın fiyatlarının ters korelasyonu var. Ne kadar faiz yükselirse altın fiyatları o kadar baskı altında kalıyor. Tahvil faizlerinin yükselmesinin de başka nedenleri var. Trump gelince harcama yapacak vs. FED’e fazla faiz indirme alanı bırakmayacak, dolayısıyla faizler yüksek kalacak, bütçe açıkları da yüksek olacak daha da yükselecek. Dolayısıyla altın birkaç yönlü baskı altında.

“Kamala Harris gelmiş olsaydı altında bu kadar düşüş olmazdı”

“Uzun süre altın hakikaten iyi prim yaptı, yüzde 30’u geçti bu sene içerisindeki primi. Bu, altının tarihinde önemli, 1980 sonrasının en güçlü artışı. Dolar bazında dediğimiz altının ons fiyatı yüzde 30’u geçiyor. Kısa vadede bir kar realizasyonu beklentisi hakimdi dolayısıyla seçimler bunun iyi bir gerekçesi oldu. Kamala Harris gelmiş olsaydı altın fiyatlarında bu kadar düşüş olmazdı. Onun, ‘Şu savaşı bitireceğim’ gibi sözleri yoktu.”

“Bu çerçevede ben altını yukarı görürüm”

“Önce tarafsız bir sözle söyleyeyim, sonra kendi kanaatimi belirteyim. Bir süre altın hakikaten yatay gidecek gibi görünüyor. Çok da fazla aşağıya düşmeyecek ama yükselmeyecek de. Böyle görünüyor çünkü faiz baskısı, barış görüşmeleri, savaşı bitirme görüşmeleri vs. Trump’ın başkanlığa oturması zaten 20 Ocak… Böyle bir süreç yaşanacak. Bu süreçte dolar da değerli olacağı için -107 düzeyine geldi dolar endeksi- yani dolar ile altın fiyatları ters korelasyon içerisinde. Doların yüzde 3.5 değerlenmesi demek aslında altının yerinde saysa bile yüzde 3.5 değer kaybetmesi demek. Altının değer kaybı da yüzde 7 civarında bu başkanlık seçimi sonrasında. Daha sonrasında bence benim şahsi kanaatim; altın fiyatları yine yukarı olacak. Çünkü dünyada gerginlikler bitmeyecek. Ticaret savaşları olacağı kesin. Açıklanmış bir niyet var. Orta Doğu’da da savaş bitmiş olsa Rusya savaşı bitse de başka cephede başka bir savaş açılacak. Asıl cephe bence Çin ve Çin Denizi. Dolayısıyla bu çerçevede ben altını yukarı görürüm. Kaldı ki başka bir temel şey var BRICS dediğimiz uluslararası kuruluş ki Türkiye de üye olmak için başvurdu. Geniş kapsamlı oldu. Dünya ekonomisinin ve nüfusunun yüzde 40’ını kapsıyor. Dolara karşı, Amerika’ya karşı diyebileceğimiz bir cephe… Yeni bir para oluşturmak istiyorlar. O paranın oluşması da bazı Merkez Bankalarının daha fazla altın alımını gerektiriyor. Bunu da yapıyorlardı zaten. Birkaç aydır Çin Merkez Bankası yapmıyor bunu ama ona rağmen altın fiyatları yükseldi. Dolayısıyla o çerçevede altına talep olacak. Altın arzı da öyle kolay kolay artmıyor, her sene sınırlı bir üretimi var.”