34,7278$% 0.1
36,5809€% -0.48
44,1163£% -0.34
2.932,84%-0,97
4.878,00%-0,66
3351062฿%0.2572
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), eylül ayına dair enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre; eylül ayında enflasyon yüzde 4,75 olurken, yıllık enflasyon yüzde 61,53 seviyesine geldi. ENAG’ın istatistiklerine göre ise eylül ayında enflasyon yüzde 6,24 arttı. İTO da eylül ayı enflasyonunun yüzde 5,46 yükseldiğini belirledi. Söz konusu verilere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ekonomi Yazarı Çetin Ünsalan Türkiye’nin stagflasyona doğru gittiğini hem daralmanın hem de enflasyonun yükselebileceğini ifade etti.
Çetin Ünsalan’ın açıklamaları şu şekilde:
“Bence, vatandaşın enflasyonu; yani bizim güncel hayatta yaşadığımız enflasyon, ENAG’ın bile çok üzerinde maalesef. Bunda tabii ortalama bütün giderleri baz aldığınızda, ortalama bu rakamları bulabilirsiniz ama önemli olan sizin gelir grubunuzun, gelirinizin içerisindeki harcama kalemlerine bakmanız gerekiyor. Bunun ağırlıklı olarak; gıda, giyim, ulaştırma gibi başlıklarda bir miktar da barınmada odaklandığını görürsek burada bizim kendi enflasyonumuzun muhasebesini yapabilmek adına şunu konuşmamız gerekiyor; ‘Ben gelirimle hangilerine yetişebiliyorum?’ çünkü bu 3-4 kalemin dışında bir şey yapamıyorum.”
“Türkiye, hızla bir stagflasyona doğru gidiyor”
“Gerçeklikle ilgisini yitirdi. Yani bizim gelirimizin içerisindeki harcama kalemlerine baktığımızda aslında bizim enflasyonumuz; -belki bu teknik ve iktisadi olarak böyle algılanmıyor olabilir fakat hayatın gerçeği bu- siz, paranızı nereye harcıyorsanız oradaki fiyat artışları ağırlıklı olarak sizin hayatınızı etkiliyor demektir. Ne yazık ki biz kültürel harcamaları filan unuttuk. Hatta yoksulluk seviyesi olan daha insani durumu unuttuk resmen karnımızı doyurup bir yerden bir yere gider hale geldik. Bu açıdan baktığınızda açıklanan her rakam bizim açımızdan ekstra bir etki yapıyor. Hele ki buna da sadece bir veri, bir istatistik deyip geçemiyoruz. Çünkü ne yazık ki bunun üzerinden maaş zamları ayarlanıyor. O zaman da zaten bitmiş bir satın alma gücü daha da tırpanlanacağı için herkes dönüp ‘Artık gerçeği açıklayın’ demek istiyor. Böyle bir problemimiz de kalmayacak 2024 yılından itibaren onu da hatırlatayım. Mehmet Şimşek’in ifadesine bakılırsa artık gerçekleşen enflasyon hızına göre bile değil TÜİK’e bile razı olabiliriz- hedeflenen enflasyon yani yüzde 33’e göre zamların yapılacağı söylendi. Bunun çok daha büyük sıkıntıları olacaktır onu ayrıca konuşuruz. Üç veriye de baktığımızda hangisi gerçek diye tartışmak yerine ortak bir noktası var onu görmek lazım. Üçü de yükseliş eğiliminde… Bir kere en kritik tespit bu, öyle söylendiği gibi enflasyonda bir gevşeme hatta iddia edildiği üzere tek hanelere kadar gitmek kısa vadede pek görünmüyor. Birkaç nedenle görünmüyor. Mesela şimdi kırtasiye ürünleri; eğitim harcamaları daha doğrusu etki etmiş. Bir dahaki ay, şu anda bu enflasyon hesaplamasının içeriğine dahil olmayan sanayiye yapılan elektrik ve doğal gaz zamlarının da bağlantılı olarak bütün ürünlerin maliyetine aks edeceği için yine enflasyon rakamımızda göreceğimiz bir süreçte olacağız. Ayrıca ısınma giderleri muhtemelen başlayacak, havaların soğumasıyla birlikte orada da ayrıca bir harcama gündeme gelecek. Bu trend böyle gidecek. Bu birinci neden… İkinci neden: Dünya ile ters orantılıyız. Dünyada da bir enflasyonist baskı var ama meselea bizim en çok harcama yaptığımız gıda, yaklaşık 16-17 aydır dünyada fiyatlar bazında düşüyor, bizde 16-17 aydır geldiğimiz yeri herkes kendi zihninde hesap etsin: 20 liralardan, 40 liralardan aşağıya bir kilo bir şey alamaz hale geldik, ürününe göre… Türkiye, hızla bir stagflasyona doğru gidiyor hem daralmanın olduğu hem de enflasyonun yükseldiği bir sürece…”
Funda Başaran Yavaşlar, vergisiz telefon kararı için konuştu!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerezler konumlandırılmaktadır. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.